7 Eylül 2016 Çarşamba

KÜL TİGİN

IRKIMIZIN KAHRAMANLARI - KÜL TİGİN

Gök Türk istiklalinin kurtarıcısı İlteriş Kutluk Kağan öldüğü vakit biri
sekiz, diğeri yedi yaşında iki çocuk bırakmıştı. Bunlardan birincisi
sonradan Bilge adıyla Türk kağanı olan Mergen, öteki ırkımızın sayılı ve
örnek kahramanlarından Kül Tigin'dir.

Babalarının Tanrı'ya ve Türkistan topraklarına kavuştuğu sıralarda bu iki
çocuk pek küçük olduklarından tahta, amcaları Kapağan Kağan geçmişti.
Kapağan çağı, Gök Türklerin en parlak zamanlarından oldu. Kapağan birçok
seferler yapmış, İlteriş'in gidemediği yerlerdeki Türkleri bile birliğe
sokmuş ve Çin'i, Türk akınlarından baş kaldıramaz hale getirmişti.
İlteriş'in yiğit oğulları bu seferlerin çoğunda bulunup milletlerine ve
amcalarına büyük hizmetler yaptılar.

Türklüğe şanlı zaferler kazandıran Kapağan, son zamanlarında bazı kararsız
ve lüzumsuz hareketlere başlamış, milletine zulüm eder olmuştu. Bu yüzden
bazı boylar gücenmişler, birliğin dağılma tehlikesi baş göstermişti.
Kapağan, bu kötü hareketinin karşılığını pek acı ödedi, pusuya düşürülerek
öldürüldü. Bu ölüm, millet işlerindeki haksızlığın haklı cezası idi. İşte bu
karışık ve tehlikeli zamanda İlteriş oğullarının Türkistan tahtını elde
etmeleri Türk milleti için büyük bir kazanç oldu. Fakat İlteriş'in
çocuklarının tahtı elde etmeleri ortaya bir mesele koymuştu: Acaba bir yaş
aralı iki kardeşten hangisi kağan olacaktı? Bu sorunun karşılığında bu iki
Türk yiğitinin örnek meziyetlerinden birini buluyoruz. Çünkü Türk tahtı
Mergen'e göre kahraman kardeşine layık, Kül Tigin içinse ağasına ait
sayılıyordu. İlteriş çocuklarının kağanlıkta gözleri yoktu. Onların ülküleri
ırklarına hizmet etmek, dağılmakta olan birliği yeniden kurmaktı. Bilhassa
Kül Tigin bu ateşle yanıyordu. Kağan olmak değil, kağan buyruğundaki
orduları yürütmek, düşmanları tepelemek, dağılmış boyları bir bayrak altında
toplamak istiyordu.

İki yiğit kağanlığı birbirlerine kabul ettirmek için çok uğraştılar. Sonunda
Kül Tigin, kendinden bir yaş büyük olan ağasını razı etti. Mergen, Türklerin
kağanı oldu. Kül Tigin de ağasının buyruğunda ordu kumandanı.

Kül Tigin, Mergen'i kağan olmaya razı ettiği zaman millet hiç de iyi durumda
değildi. İki kardeş, babalarının ve amcalarının kurtarıp yücelttiği milletin
adı sanı yok olmasın diye gündüz oturmadan, gece uyumadan çalışmaya
başladılar. Ölesiye, bitesiye çalıştılar. Son yıllar içinde bütünlüğünü
kaybetmiş olan Türklüğü eski haline getirinceye kadar uğraştılar.

Kül Tigin, daha amcası zamanında seferlerde bulunmaya başlamıştı. O vakit on
altı yaşlarında idi.

Yaşça küçük, fakat ruhça çok büyüktü. Bu yaştan sonra bir daha hemen hiç
oturmadı. Otuz bir yıl durmadan çarpıştı. Kül Tigin'in düşmanlarla ve
birliğe girmek istemeyen Türk boyları ile yaptığı savaşlar birer destandır.
Daha yirmi yaşlarında bir gençken 50.000 kişilik bir kuvvetle ilerleyen bir
Çin generaline karşı erlerinin başında ve yaya olarak saldırıp düşmanı
darmadağın etmiştir.

Kül Tigin, pek şanlı savaşlarından birini yirmi bir yaşında iken yaptı.
Vuruşmada o kadar yiğitçe saldırışlar yaptı, o derece korkusuz çarpıştı ki,
Türk beğleri bu savaştaki kahramanlığını hiç unutamadılar. Kül Tigin, bu
çarpışmada üç defa at kaybetti. Vurulan her attan sonra bir yenisine
biniyor, yine saldırıyordu. En son bindiği doru atın üzerinde çarpışırken
yüzden çok ok, pusatlarına ve atının zırhlarına rastladı. Lakin Tanrı
yiğidini koruduğu için hiç birisi yüzüne ve başına gelmedi. Sonunda o ordu
savaş yerinde yok edildi.

Kül Tigin yirmi altı yaşında iken kahraman Kırgızlarla çarpıştı. Onları
basmak için ordusuyla karları sökerek Kögmen dağını aştı. Ser ırkdaşları ile
bir yaman vuruştu. Bir ak aygır üzerinde olarak saldıran Kül Tigin, Kırgız
erlerinden birini okla vurdu, ikisini arka arkaya mızrakladı. Yiğit
Kırgızlar, kahraman Kül Tigin önünde boyun eğdiler.

Aynı yıl güçlü Türgişler'le vuruştu. Bu savaş için ordusunun başında Altay
dağını aşarak, İrtiş ırmağını geçerek yürüdü. Bora gibi saldıran ırkdaşı
Türgişler'e karşı, kasırga gibi karşılık verdi. Ercesine vuruştular.
Türgişler yiğit kişilerdi. Fakat Kül Tigin'e karşı durmak mümkün mü? Onlar
da boyun eğdiler.

Otuz bir yaşında Karluklarla karşılaştı. Alp Salçı adlı ak atının üzerinde
savaşan Gök Türk çocuğu onlara da diz çöktürdü.

Hep savaşan ve hep yenen Gök Türk kahramanının savaşları birbirine benzer:
Hepsinde büyük kahramanlıklar ve hepsinde zafer. Kül Tigin, bunlar arasında
en büyük savaşını Dokuz Oğuz boyu ile yapmıştır. O yıllarda Dokuz Oğuzlar
çok güçlenmişlerdi. Bilge Kağan'ın eşsiz kardeşi onları da alt etmek için
bir yılda beş vuruşma yapmak zorunda kaldı. İlk karşılaşmada Kül Tigin,
Azman adlı ak atıyla vuruştu. Erlerinin yanında, önünde vuruştu. Arka arkaya
altı tane Dokuz Oğuz erini kargıdan geçirdi. Ordular göğüs göğüse geldiği
zaman yedincisini kılıçladı. Dokuz Oğuzlar usta askerlerdi. Ama Gök Türk
yiğitlerinin önünde onlar da diz çöktüler.

Beş savaşın en kanlısı sonuncusu oldu. Dokuz Oğuzlar bu vuruşmada çok
korkunç saldırılarla Gök Türk karargâhını ele geçirmek istediler. Eğer
karşılarında Kül Tigin olmasaydı geçirebilirlerdi de. Fakat Kül Tigin'in
elinden karargâhı zapt etmek kolay mı idi? Gök Türk prensi bu savaşta
görülmemiş şekilde çarpıştı. Ögsüz adlı atının üstünde olan Kül Tigin, Dokuz
Oğuzların bütün akınlarını önledi, dağıttı. Karargâha saldıranlar Türk
yiğitleri idi. Fakat Kül Tigin yiğitler yiğidi idi. Bu vuruşmada yalnız o
dokuz er sançtı. Ve karargâh Gök Türklerde kaldı.

Bu çarpışma Kül Tigin'in son savaşı oldu. Onun bütün hayatınca Türk birliği
için çarpan ve çırpınan kalbi bu savaşta durdu.

Gök Türklerin yiğit çocuğu Türk birliği uğrunda şehit düştüğü zaman kırk
yedi yaşında idi. Otuz yıldan beri çok savaş alanlarında bir kahramanlık
abidesi gibi dolaşan gövdesini Türkistan toprakları bu yaşta aldılar.

Baş yiğidini kaybeden Türkeli yaslara büründü. Bilge Kağan büyük yuğ töreni
yaptırdı. Başta Çin olmak üzere her yerden heyetler geldi. Fakat bütün
bunlardan ne çıkardı?

Toprak ana milyonlarca oğlunun yanına bu oğlunu da almıştı. Kağanın yası
sonsuzdu. Böyle bir kardeş için sonsuz yas denizlerine dalınmaz mı idi?

Kül Tigin, millet yolunda toprağa düşeli bugün bin iki yüz yıldan çok
oluyor. Acaba Doğu Türkeli yeni bir Kül Tigin'i veya Kül Tigin'leri ne zaman
yetiştirecek?

Nejdet SANÇAR

Kaynak: Irkımızın Kahramanları
http://www.ergenekun.net/etiket/irkimizin-kahramanlari
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder